"Yeni nesil uçak modeli Airbus A350, uzun mesafeli uçuşlarda yolcuların jet lag (zaman dilimi değişiminden kaynaklanan biyolojik saat bozukluğu) yaşama ihtimalini azaltabilecek kabin teknolojileriyle geliyor."
Airbus, artan uzun mesafeli uçuş süreleri ve buna bağlı olarak yolcuların biyolojik saatlerinde oluşan bozulmalar için kabin içi iyileştirmeler geliştiriyor.
A350 serisinde, örneğin kabin basıncı yer düzeyine daha yakın bir “6000 ft eşdeğeri” yükseklikte tutulabiliyor. Bu sayede yolcular, geleneksel uçaklara göre daha az “yorgun” hissedebiliyor.
Kabin ışıklandırmaları da detaylı şekilde planlanmış: Gün ışığı döngülerini simüle eden LED sistemleri, mavi-ışık yoğunluğu ve diğer ışık dalga boylarını kullanarak vücudun “yeni zaman dilimine” adaptasyonunu destekleyebiliyor.
Ayrıca hava nemi ve sirkülasyonu gibi konularda gelişmeler var: A350 kabinlerinde hava her 2-3 dakikada bir yenileniyor; bu da eski uçaklara kıyasla yolcunun daha ferah bir ortamda bulunmasına imkân tanıyor.
Yine de, uzmanlar bu sistemlerin “jet lag’ı tamamen ortadan kaldırdığı” anlamına gelmediğini; ancak etkisini azaltabileceğini belirtiyorlar.
Değerlendirme
Bu teknolojiler, özellikle çok uzun uçuşlar veya birden fazla zaman dilimi geçişi içeren rotalarda yolcular açısından avantaj yaratabilir. Ancak şu noktalara dikkat edilmeli:
Bireysel biyolojik ritim farklılıkları büyük rol oynar; yani sistemler herkeste aynı etkiyi yaratmayabilir.
Yolculuk öncesi ve sonrası yapılan davranışlar (uyku düzeni, ışığa maruz kalma, yemek zamanı gibi) hala jet lag’ın azaltılmasında anahtar.
Hâlen bu tip teknolojilerin yaygınlığı ve maliyeti yüksek olabilir; tüm uçuşlarda bulunması zaman alabilir.
Kaynak: Airbus
#samedya #AirbusA350 #JetLag #UzunUçuş #KabinTeknolojisi #Havacılıkİnovasyon #YolcuDeneyimi
